Mikonos,
Şimdilik Türkiye'de de önem şöhret yapan bu adanın normal
kış nüfusu 11 bini geçmez, nisan ayı itibariyle turist ve çalışanların adaya
gelmesiyle nüfus dokuz, on katına çıkıyor. Cruise gemileri, tekneler, özel yat
ve feribot ilen ziyaretçi sayılarını da saymayalım. Adanın uzun bir geçmişi var tabi Delos
Krallığıyla çok bağlantı. Zaten
1950lerde Delos krallığını incelemeye gelen, arkeologlar, öğrenciler meraklı
turistler Mikonosun denizini keşfetmişler ve 1960larda jet sosyete ve eğlenmek isteyenlerin
akımına uğramıştır. Adanın etrafın dört beş
tane beach clublar, kumlarlar mevcut. Bu
plajlara gitmek için otobüs ve araba kiralayarak gidebilirsiniz. Hepsini de
kendine has güzelliği var. Taksi mi ? Yazın Adada taksi bulmak biraz sor, topu
topu 31 taksi vardır. Bir keresinde 45 dakika güneş sıcaklığında taksi
beklemiştim, bence siz hemen araba kiralamaya yönelin'Lüks otellerinle ve
normal otelleriyle ada her kesime hitap eder. Haliyle biraz pahalı
En meşhur plajları Paradise ve Super paradise hem denizi güzel hem de ilginç parti şovlar ı var. Bunun yanında en keyifli şekli Mykonos merkezindeki evlerde gece yürüyüşleri, hayat zaten gece başlıyor. Gündüz hayat yok gibi. Evet Mykonosun gece hayatı çok renkli, ama siz keyifsizdeniz bir teyzenin dediği gibi bizi buraya getirdiniz ama hiç eğlenmedik demeyin. Kafanıza göre takılın mutlaka kendinize göre bir ritim bulursunuz.
Mikonos'a 15 yıl önce
sadece Cruise gemileri ile Türkiye'den gidilirdi. Cruise şirketleri artık Adada
gecelemeli kalıyor. Gece hayatını da görün diye. Kuşadası Çeşme aktarmalı Feribotlar ile de
gidebilirsiniz. Yazın Istanbul'dan bazı şirketler uçak seferi düzenliyor'
Gitmek isterseniz artık araç çok.
DELOS,
Ne demiştik Mykonos'u meşhur eden ada. Son derece küçük olan bu Adaya Mykonostan
günü birlik gelinip gidiliyor. Kimse yaşamıyor sadece ören yeri görevlileri var. Gayet sıcak ve gölgelik bir yer yok gibi.
Gölgenizi kendiniz getirin Meksika şapkası.
Adanın tarihi militan önce 2000lere kadar uzamaktadır. İlk
yerleşenlerden biri İyonlular Delos'u dini tapınakla getirmiştir. Yanılmıyorsam Anıtkabirdeki Aslanlı yol
buradaki Aslanlardan esinlenerek yapılmıştır. M.Ö 315 yılında bağımsızlığını
İlan eden Delos, önemli bir Liman ve ticaret merkezi olmuştur. Evet çok derin
bir mitolojik hikayesi de var ama ben bilmem Eva Hanım bilir J
NAXOS
Bu muhteşem Ada, Türkiye'de pek bilinmez, ben de bilmiyordum, 2006 yılında kiraladığımız Katamaran fazla dalga yememek için sığındığımız ada. Biz gemi ile Mikonos'a gitmeyi planlıyorduk, sabah kendimizi Naxos'ta bulduk. Tabi müşteriler isyan etti, Mykonos da Mykonos diye tutturdular. Tamam Mykonos hoş rüzgar bittikten sonra gidelim. Yolcular Naxos'u gördükten sonra adada daha fazla kalmak istedi. Atina limanlarından feribot ve gemilerden en çok ziyaretçi gelen Adadır. Büyük bir ada olduğundan öğrenciler, yazlıkçılar, turistler herkes bu adaya geliyor. Diğer adalar gibi hayat gece canlanıyor, sahil boyunca dizilmiş her zevke uygun cafe ve tavernalar tıklım tıklım. Gemi kalkması gerekiyor yolcular kayıp kimse gelmek istemiyor'
Burada Kazancakis'in bir dönem yaşadığı evi ziyaret
etmiştim. Limana çok yakın bir de akşamları Antik Tapınakta güneşin batışı
muhteşem. Biz Anadolu'da güneşi pek
batıramıyorduk, her yer tepelik ve dağlık olduğu için Güneş bir tepenin
arakasına genelde saklanır. Sonra gölge gelir her tarafı karanlık içinde
bırakır. Ama İstanbul gibi koskoca mega
kentlerde Güneş'e ne olduğunu bile bilmiyoruz. Denizlerde harbi Güneş batıyor
suyun içine gömülüyor.
SYROS,
Mimarisiyle evleriyle, okuma yazma oranıyla en aristokrat
ada. Limandan Aziz Nicholas katedralıne doğru yol aldığınızda geçeceğiniz caddelerin
ve sokakların evlerinden gözlerinizi alamazsınız. Her birisi ayrı ayrı mimari özeliklere
sahip. Nasıl yapmışlar bunları, çünkü ada halkı çok zenginmiş'.En meşhür
politikacı, sanatçılar, aktörler
buralıymış. Bunlardan bazıları
Emmanouil Bekakis
Olga Broumas
Stelious Mainas..
Adanın güzel meydanı çevresinde sıralanmış kahveler, restoranlar
tavernalar sizi bekliyor. Tabi akşam saatlerinde canlanıyor.
Siros'a Türkiye'den Cruise gemileri ile gelebilirsiniz. Feribot
ağlarıyla da pekâlâ gelebilir hatta
kalabilirsiniz.
PAROS,
2006 kiraladığımız o tekne ve ilginç kaptanı olmasaydı bu
güzel adayı da ziyaret etmeyecektik.. En
belirgin özelliği son derece doğal ve çok az turistin geldiği bir ada olması. Bizans'tan
kalkma 100 kapılı kilisesi görülmeye değer şahane bir eser, bunun yanında
kendine özgü mimarisi ve muhteşem koyları ve kumsalları ziyaretçilerini
beklemektedir. Ada içlerindeki köylerde adaya özgü yemekleri ve içecekleri
tadabilirsiniz. Hatta köylülere yardım edebilir onlar ile dost olursunuz sonra
onlar en güzel koyları size söylerler. Kafa dinlemek için bire bir ada.
SANTORİNİ- SANTA İRİNA 'THIRA (FİRA)
Yunanlılar Fira der İtalyanlar Santorini der, zaten
Santorini İtalyancaya daha çok benzer. Volkanik ada ve volkanik küfler ile
bezenmiş ada. M.Ö 1450lerde patlayan volkanın etkisiyle adanın büyük bir bölümü
çökmüş ve volkanın etkisiyle Tsunami oluşmuş karşısındaki Girit'teki Minos
uygarlığın sonunu getirmiş. Adanın
orasının çökmesi ilginç bir şekil almaktadır. Şekli sayesinde en popüler ilk üç
destinasyon haline gelmiş. Gemi ile ilk
gittiğimde 2005 yılında, gemi adaya biraz yaklaşmıştı. Adanın uçurumları
üzerine sanki kar yağmış gibiydi, gemi
yaklaştığında beyaz evlerin otellerin kat ve kat kümelendiğini görmüştüm. Dedik ya her ada kendine has özelliği var. Santonin
'de yetişen meyve, sebzeler; domates,
üzüm laf küflerinden kaynaklanan kendine
özel aroması vardır. Teleferik ile Adanın
merkezi Fira'ya çıkabilirsiniz oradan İa köyüne gidebilir. Rehberli tur
alırsanız size çok güzel kayıp Atlantis'i anlatırlar. Zaten Adanın çoğu suya gömülmüş heyecan
verici. Bir de adanın her tarafında
kilise var. Her evde nerdeyse şapel var, nedeni sürekli deprem olması mıdır? Belki
bu şekilde daha fazla ibadet edilerek deprem azalabilir.
Adanın arka tarafındaki siyah ve kırmızı taşlardan oluşan
kumsallara gidebilirsiniz? Kamari (siyah
çakıl kumsal)ve Perissa (kırmızı çakıllı kumsal) görülmeye değer. Akşam saatlerinde Fira merkezinde bir cafede
müzik eşliğinde güneşi batmasının keyfini kaçırmayınız'.en güzel aktivite. Eğer gecelemeye kalırsanız, Fira'daki barlar
sokağında Yunan taverna müziğinden jaz clublarına kadar her türlü müzik
salonları mevcut'
590lık merdivenden cesaretiniz var ise eşekler ile
inebilirsiniz bu deneyimi asla unutamazsınız. Yalnız bindiğiniz eşek akıllık
yapıp yoldan geçen sevgilisini koklar ise siz daha mutlu olabiliriniz.
AMARGOS,
Ah Amargos ah, 12 ada ve Kiklades adaların arasında
bulunmadadır. Buraya da 2016 yılında meşhur katamarımız Pegasus ile gelmiştik
ve unutamadığım tekrar tekrar gitmek istediğim bir yer ama daha sonra gitmek kısmet
olmadı. 126 km2 adada iki bine yakın
kişi yaşar ve geçimini adada yetişen ürünler ve turizm ile karşılıyorlar. Adada unutamadığım nokta ise
Adanın arka tarafında uçurumda kurulu Panagia Hozoviotissa Manastırı. Evet manastırı ziyaret etmişliğim
var ama manastırımdan aşağı baktığınızda muhteşem berrak denizin Turkuaz
rengini unutamıyorum. 250 m yükseklikte insan denize dalmak isteğini
kamçılıyor. Ve sonra Hora köyü, zaten bir çok ada köylerine Hora denir.
Bunların ortak özelliği, bu horaların denizden gözükmemesi, istilacılar ve
korsanların gözünden kaçmak için Horaları mümkün olduğu kadar adaların en kuytu
yerlerine yapmışlar. En ilginç ve canlı
Horalardan biri Amargos adasında mevcut.
MİDİLİ, Lesvos
Yunanistan'ın en büyük 3. Adası midili Türkiye Ana karasının
Ayvalık'ın hemen karşısındadır. Adanın
bir çok güzel köyü varmış, ama ben köylerine gidemedim üç dört defa en büyük
şehri olan lesvos cruise gemisiyle uğramışlığım var. Ünlü eşcinsel kadın şair Sappho buralıymış ve
1800lerde lezbiyen kelimesi Lesvo'tan geldiği iddia edilir. Başka bir özelliği ise Osmanlı eserlerin
çokluğu ve hala ayakta olmasıdır. Hatta limanda 300m yürüdüğünüzde kırsal
alanda çok geniş alana yayılmış, Osmanlı hamam han ve kale kalıntılarını
görebilirsiniz. Çok büyük bir Ada olması
sebebiyle ancak araba ile tüm köy ve şehirlerini gezebilirsiniz. Liman kısmına
yayılmış şehrin en çok ilgimi çeken devasa cafeleri ve kendi ev yapımı uzoları.
Uzo tankları nerdeyse her cafede var gibi. Diğer Yunan adaları gibi sadece
geçim kaynağı turizm olmadığı için adada bir çok ürün yetişmekte. Uzo, şarap ve zeytinyağı üretiminde
gayet başarılılar. Cafelerinde frape içmek benim için bir keyif'alışveriş için bir sürü seçenek mevcut. Sadece kendiniz keşfetmeniz için
yürümeniz gerekiyor, belki bilmediğimiz görmediğimiz adanın yeni özeliklerini
keşfedebilirsiniz. Son bilgi, Barbaros hayrettin paşa bu adada doğmuş.
SAKIZ ADASI /CHIOS
Ada ismini sakız ağaçlarından /Chios almaktadır. Çeşme'nin
hemen karşısında oluşturan Sakız bitki örtüsü Karaburun Yarımadasıyla benzerlik
göstermektedir. Ada orta büyüklükte bir
ada ve 50 binden fazla insan yaşamaktadır. Adada bir çok küçük köylerden
oluşmaktadır bazıları ortaçağda kalma mimarisini korumaktadır. Nea Moni manastır ise Dünya miras listesinde
UNESCO'nun koruma altına girmiştir.
Adanın yönetim şehri Chioos veya Hora'dır. Nedense bu Yunanlıların cafe ve restoranların
içi geniş ve çok büyük oluyor, inanın ruhunu açıyor. Hangi adanın hangi
cafesine giderseniz gidin isteseniz de istemeseniz de önce size içme suyu getirirler
sonra siparişinizi alırlar. Kendinizi değerli hissetmenize neden oluyor. Sakız adasında damla ve mastikadan yapılmış
bir çok ürün bulabilirsiniz, Kurabiye, şarap, şekerleme, uzo, şarap'..
GİRİT
Ada demek için şahit ister,
ada yerlileri anakaraya hiç ihtiyaçları olmadan yaşayıp gidebilir. Ada
olduklarını ancak senede bir defa yoğun hava muhalefetinden adaya gazete
gelmediğinden adada yaşadıklarını hatırlarlar. Girit doğadan batıya doğru
uzanmış Yunanistan'ın en büyük ve Akdeniz'in en büyük beşinci adasıdır.
Girit'in 8303km2 alanı var ve en büyük Ida dağ yüksekliği 2456m kışın kar yağar ve ilk bahara kadar
zirvesinde kar eksik olmaz. Güney kısmı
çorak ve çöl gibidir sıradağları güneyden gelen çöl sıcaklığını kuzey tarafına
geçmesine set olmuştur ve yaşam kuzey kısmındadır. Kuzey kısmı son derece
yeşildir, adada yüzbinlerce zeytin ağacı var. Ada geçiminde turizm ile birlikte tarım da çok önemli rol
oynar. Meşhur Creta zeytin yağlarını dünyaya pazarlıyor. İlber hocanın dediğine göre Osmalı sarayına
zeytinyağı ve bal Girit'ten gelirmiş. Ben de yıllardır Girit zeytinyağını
alırım. Diyeceksiniz Türkye'de güzel zeytin yağı yok mu ki Yunanistan'dan
alıyorsun'. Haklısınız Türkiye'de çok da
güzel taş baskılı asitti az zeytin yağları var. Ama bunlar çok az ve
genelde dostları ve özel müşterileri için üretim yaparlar. Benim böyle bir arkadaşım maalesef
yok. Türkiye'de üretilen markalarda kalitesini bozuyor, hatta kaliteli
zeytinyağlarını Yunanistan ve İtalya'ya veriyorlarmış onlar da dünyaya kendi
markaları adı altında satıyorlarmış. Bence tarım ile uğraşan yetkililer buna el
atmalı. Atmasa ben zeytinyağlarımı Girit'ten almaya devam edeceğim..
Girit Hanya 2016
Adada altı yüz binden fazla insan yaşar, nüfus çeşitli
şehirlere ve kasabalar dağılmış. Adanın yönetim şehri Hereklion / Kandiye. Gemi
ve feribotlar ile geliniyor tabi adada havaalanı da var. Hereklion'un şehir
meydanı çok keyiflidir. Venedik
kalesinden ana yolu takip ederseniz yürüyerek 15 vey 20 dakikada aslanlı
meydanında olursunuz burada. Bir sürü cafe, bar, taverna alışveriş için dükkân
bulabilirsiniz. Girit batı turistler için Minos uygularlığı ve Knososs sarayı z
sayesinde her sene yüzbinlerce turiste ev sahipliği eder. . Eğer şansınız
yaver giderse ise sonra da Türkçeyi Müthiş öğrenmiş yerel rehber Yorgo'ya denk
gelirseniz size çok keyifli ada hikayelerini anlatır. Ben anlatamam unuttum'
Birde adanın Akdeniz'de yaşayan tüm balık çeşitlerini tanıtan akvaryumu
ünlüdür, zamanınız varsa görmeye değer. Diğer büyük şehri Hanya'dır. 'Hanya'yı
ve Konya'yı görürsünüz' deyimine vesile
olan şehir, turistik bir yer ama bir kere görmeye değer. İkinci kez veya 3 kez Herekliyon'a gitmeyi
tercih ederim. Deyimin hikâyesini de gemi Rehberi Sevgili Şener Şen anlatın,
ben yazmam bana kızar çünkü.
Girit'in müthiş, yemekleri cafeleri tavernalarını yazmaya
gerek var mı? Hele iç köylerinde geleneksel yaşamları, festivallere ev sahibi
yapan bu köylere zamanınızı denk getirip ziyaret etmenize değer ve
unutamadığınız anlar yaşarsınız. Hele koylar geniş kumsallardan bir sürü var.
Bana denk gelmedi denk gelen arkadaşlar anlata anlata bitiremiyor. Bu sefer
onların yalancısıyım.
KORFU
Yazımızın başını niye Ege Adaları değil de Yunan Adalarını
diye başlık attık, sebebi Korfu ve vb gibi adalar. Çünkü Korfu adası, Ege
Denizinde değil İon denizinde, Nerde bu Deniz'
Adriyatik'e girmeden Akdeniz ile e Adriyatik arasındaki bölge. Korfu gezdiğim gördüğüm tüm yunan Ege Adalarından
tamamen farklı, bir kere son derece yeşildir ve Arnavutluk bitki örtüsünün bir
parçası gibi. Adanın yüz ölçümü 614 km2 yüz
binden fazla yerel nüfusu vardır. Ne demiştik ada yer türlüsünden tipik Yunan
Adalarından Farklıdır, mimarisi (Venedik ) İtalyan andırır. Hele yönetim
merkezi Kerkyra'yı dolaşırsanız İtalya Venedik mimarisinin ağırlıkta olduğunu
görürsünüz. Zaten limanın girişinde Koca bir Venedik Kalesi sizi karşılar. Tur
almak isterseniz La Bella Vista 'ya gideni alınız, manzarası muhteşem.
Bir keresinde kale duvarlarına gitmek için yola çıktık sokak
aralarında Karadeniz müziğine benzer Tulum sesi duyduk duyduk. Durup baktık
ezgiler aynen Karadeniz, hatta oyun ve dansları da aynı. Sonra baktık Pontus
kültür araştırma merkezi? aman dedik yolumuza devam edelim. İlgimizi çekti ama
başımız belaya girmesin diye içeri girmedik.
Yunanistan'ın ve Avrupa'nın jet sosyetesi bu adada ya yazlıkları vardır
ada köşkleri. Yerel rehber çok saydı ama o zaman not tutmadım sene 2010..meraklısanız
netten bulursunuz J
Nasıl gidilir. Uçak ile ve bazan cruise gemileri iel. Feribot ağ bağlantısı biraz meşakkatli'
ATİNA'DAN ÜÇ ADA
Hydra,
Bir zamanlar korsanların saklandığı Hydra taş evleri, dar sokakları ve ünlü eşekleriyle meşhur. Sofia Loren'in 1957 yılında 'yunus üzerindeki çocuk? bu adada çekilmiş. 2015 yılında ise verdiği bir röportajda hayatımda gördüğüm en güzel ada asla unutamayacağım demiş'
Poros
More yarım adasından ayrı kalmış küçük bir Ada, dar sokakları
ilgin yapılarıyla görülmeye değer bir
adacık
Aegena
Üç adanın en büyüğü, Afaia tapınağıyla ve Agious Nectarious Kilisesiyle ünlü,
Tapınak kalıntısı canlı. Rehberler adayla ilgili ilgin hikâyeler anlatır, ama
çam fıstığı daha çok ilgimi çekti. Gayet başarılı. Adada birçok aktivite mevcut
ama günübirlik değil konaklamalı gelmeniz gerekmektedir.
Saydığım kadarıyla, hatırladığım kadarıyla 27 Yunan adasını
gezmişim. Darısı sizin başınıza'
Gezen, tozan, yazan
Hamza ŞAHİN