CRUISE HİKAYELERİ 29.08.2015 00:35:05 0

Süperyatlarla buzullarda

Eskiden Fransız Rivierası`nda ya da Karayipler`deki koylarda ultra lüks teknesinde şampanya yudumlayan süperyat sahipleri artık macera arar oldu

Süperyatlarla buzullarda
Eskiden Fransız Rivierası`nda ya da Karayipler`deki koylarda ultra lüks teknesinde şampanya yudumlayan süperyat sahipleri artık macera arar . Elbette konfordan vazgeçmeden. Süperyat sahiplerinin rotasında artık tehlikeli Kuzeybatı Geçidi, buzlarla kaplı Antarktika, balta girmemiş ormanlarıyla Papua Yeni Gine gibi noktalar var. Ancak diğer maceraperestlerinkinden biraz daha farklı bir serüven onlarınki. Özel helikopter ve uçakların desteklediği, pahalı şampanyaların eşlik ettiği ve saunalı, jakuzili ekspedisyon tarzı süperyatlarla yapılan, yani özetle alışkın kları lüks ve konfordan vazgeçmeden gerçekleştirilen serüvenler bunlar. Bu tür seyahatlerin müşteri kitlesi, gelir seviyesi yüksek ve rafine zevkleri olan bireyler. Aynı zamanda gelenekselin ötesine geçmek isteyen ve seyahatlerinde daha fazla `deneyim` arayanlar. Herkesin gittiği ve gördüğü yerleri değil daha az insan tarafından ziyaret edilen, keşfedilmeyen yerleri tercih ediyorlar. Ama bir yandan da yaşam standartlarının dışına çıkmak istemiyorlar. Bu tür seyahatler düzenleyen Eyos Expeditions`ın İstanbul`da yaşayan CEO`su Ben Lyons, "Yıllar içinde gördük ki insanlar daha fazla seyahat etmek, keşfetmek ve öğrenmek istiyor. Özellikle jet sosyete artık Monaco, British Virgin Islands`ta diğer süperyatların arasında demirleyip şampanyalarını yudumlamaktan sıkıldı" diyor. Müşteri kendi teknesiyle bir macera yaşamak istiyorsa ilgili şirketle bağlantıya geçiyor. Şirket o sularda tekne kullanma konusunda deneyimli bir kaptan ayarlıyor. Bu kaptan tekneyi, gidilecek rotaya göre hazırlıyor, zorlu sularda seyir yapmaya yetkin mürettebat sağlıyor; buz pilotları (eğer rota Antarktika gibi buzlu sular ise), rehber, doktor gibi. Ekspedisyon ekibinde ayrıca dalış rehberi, antrolopoloji, botanik, jeoloji, deniz biyolojisi ve ornitoloji (kuş bilimi) uzmanları da yer alıyor. Uçak ve helikopterle gittikleri yerleri havadan da gezebilen müşteriler küçük denizaltılarıyla okyanusun derinliklerini de keşfediyor. SIRA DIŞI TALEPLER Müşterilerden sıra dışı talepler de gelebiliyor. Mesela gece yarısı ay ışığının altında buzulda yürüyüş mü yapmak istediniz? Birkaç dakika içinde isteğiniz gerçekleşiyor. Bu organizasyonlar çok özel ve lüks ayrıntılarla süsleniyor. Kuzeybatı Geçidi`ndeki en yüksek falezin zirvesinde gün doğumunu izleyebilirsiniz. Ya da Papua Yeni Gine`de aktif olan bir yanardağın ağzına çıkmak da mümkün. Her teknede 15-20 arası mürettebat bulunuyor. Teknelerde kuaför, masaj hizmetleri de veriliyor. Çok özel şefler müşterilerin istediği yemekleri en iyi şekilde pişiriyor. Bu turların fiyatları haftalık 125 bin-250 bin euro arasında değişiyor. Buna yakıt, yemek ve içkiler dahil değil. Bu da fiyatı ortalama yüzde 35 artırıyor. ROTALAR Kuzeybatı Geçidi: Maceraperestlerin en sevdiği rotalardan biri. Bugüne kadar yaklaşık 200 tekne buradan hasarsız bir şekilde geçebilmeyi başardı. Oldukça dar bir geçit olan bu sularda başıboş yüzen buzullar büyük tehlike oluşturabiliyor. Tekneler yüksek fiyortların arasından süzülerek ilerlerken konuklar da deniz gergedanları, kutup ayıları ve deniz aslanlarını yakından izleyebiliyor. Ayrıca burada yaşayan ve modern hayattan uzak yerli halk Inuit`ler de ziyaret edilebiliyor, helikopterle buzul dağlarının zirvesinde yürüyüş yapılıp molada şampanya ikram ediliyor. Papua Ye ni Gine: 5 bin farklı yerli kabilenin yaşadığı ve 850 farklı dilin konuşulduğu bu adada keşfedilecek şey çok. Mesela mercan resiflerinde yüzlerce farklı sualtı canlısı yaşıyor. Şnorkel yapmak isteyenler için de bir cennet. Kıyıda yer alan yerli halk, bambaşka kültürleri tanıma fırsatı veriyor. Vanuatu: Güney Pasifik`teki bu adanın gerçek bir cennet ğu söyleniyor. Papua Yeni Gine gibi Vw anuatu da el değmemiş mercan resifleriyle hem dalgıç hem de şnorkel tutkunları için adeta bir cangıl. Yerlileri ağaçtan inşa ettiği ve 30 metre yüksekliğindeki ilkel kulelerden bungee jumping yapması gibi ilginç gelenekleri izleyebiliyorsunuz. KIm ber ley: Muhtemelen daha önce adını hiç duymadığınız Kimberley, Avustralya`nın en uzak noktası olarak tanımlanıyor ve maceraperestleri bekliyor. Sadece denizden ulaşılabiliyor. Avustralya kıtasının yerlileri Aborijinlerin 50 bin yıllık geçmişinden izler taşıyan Kimberley, King George Şelalesi, Porosus Körfezi, Silica Koyu ve üzerinde barındırdığı vahşi yaşamla ziyaretçilerine benzersiz bir deneyim yaşatıyor. Güney Kutbu: Dünyanın en dibi, imparator penguenlerin vatanı. Seyahat süresince buzulun üzerinde büyük bir çadır kuruluyor ve elbette her türlü lüks hizmeti barındırıyor. Deniz uçaklarıyla buzulların zirvelerine turlar düzenleniyor. Adrenalinden hoşlananlar kayalara tırmanış gerçekleştirebiliyor ya da buzun üzerinde kite surf yapıyor. (: Sabah) THE CRUISE LIFE